JÖNS JACOB BERZELİUS ÇALIŞMALARI
JönsJakobBerzelius (d. 20 Ağustos 1779 Östergötland,- ö. 7 Ağustos 1848 Stockholm) bugünkü modern kimyasal notasyonu keşfeden, John Dalton, Antoine Lavoisier, Robert Boyle gibi kimyacılarla birlikte modern kimyanın babası sayılan kimyager.
Berzelius, Östergötland'ın bir kasabası olan Väversunda'da doğdu. Akrabalarını küçük yaşta kaybetti. Eğitim hayatı Linköping'te başladı ve Katedralskolan'da son buldu. Uppsala Üniversitesi'nden tıp doktoru ünvanıyla 1801 yılında mezun oldu. Ardından, AndersGustafEkerberg adındaki bir kimyagenin yanında staj yapmaya başladı. Bu da onu kimya bilimine iten nedenlerden biridir.
1807 yılında ise Berzelius, kimyager ve ecza profesorü olarak Karolinska Enstitüsü'nden mezun oldu.
Silisyum'un ilk keşfi 1824 yılında Berzelius tarafından gerçekleştirilmiştir. Bundan öncede kullanılıyor ama adı cismi belli olmuyordu.
1835 yılında ElisabethPoppius ile evlendi. 1836 yılında Copley Madalyası ödülüne layık görüldü ve bu ödülü aldı.
Berzelius; polimer, izomer, allotrop gibi kavramları bilim dünyasına kazandıran kişi olarakta hafızalara kazınmıştır.
Canlılara ilişkin çeşitli maddelerin analizini yaptı, kanda demirin varlığını ve kaslarda laktik asidin bulunduğunu saptadı. Kaslardaki ve ekşimiş sütteki laktik asidin kimyasal olarak aym formüle sahip olmakla birlikte polarize ışığı değişik yönde çevirdiklerini saptadı ve optik izomeriyi ilk fark edenlerden biri oldu. 1827′de kapalı formülleri aynı olan maddelerin ayrı kimyasal özellikler göstermesi olayını izo-merlik olarak adlandırarak 1835′te kimyada ilk kez kataliz terimini kullandı.
Uppsala Üniversitesi’nde tıp öğrenimi gördü. Bu sıralarda kimya üzerinde çalışmaya başladı. Stockholm Üniversitesi’ne tıp ve eczacılık kürsüsüne asistan oldu. 1807′de profesörlüğe getirildi. 1808′de İsveç Bilimler Akademisi üyeliğine, 1815′te yeni kurulan Karolinska Enstitüsü’nün kimya profesörlüğüne, 1818′de İsveç Bilimler Akademisi sürekli sekreterliğine seçildi. 1835′te İsveç Kralı XIV. Karl tarafından baron ünvanıyla onurlandırıldı. Lavoisier‘nin yolundan giderek oksijenin yanma olaylarındaki önemini ortaya koydu. 1803′te dostu Hisinger’in maden ocaklarından aldığı örneklerin analizi sonucunda seryum elementini, sonraki yıllarda da selenyum ve toryum elementlerini buldu. Lityum, tantal, vanadyum, zirkonyum elementleriyle ender toprak minerallerinin birçoğu Berzelius’un laboratuvarında öğrencileri ve çalışma arkadaşlarınca bulundu. 1814′te mineraller için fiziksel özellikler yerine kimyasal özelliklere dayanan bir sınıflandırma önerdi. Silisyum dioksidin asit özellikte bir oksit olduğunu ve bunun silikatları oluşturduğunu ortaya koyarak minerolojiye silikat minerallerini soktu. Elektrokimyayla da yakından ilgilenerek; sodyum, potasyum ve kalsiyum tuzları kullanarak yaptığı elektroliz denemeleri sonucunda düalizme (ikicilik) dayanan bir elektrokimya kuramını ortaya koydu. Oksijenin tüm kimyasal olayların odağı olduğuna inandığından elementlerin bağıl atom ağırlığını 100 olarak aldı.turkeyarena Elementlerin atom ağırlıkları yanında çok sayıda organik maddenin molekül ağırlıklarını da saptadı. Formüllerin basit bir biçimde yazılmasını sağlayacak yeni bir simge sistemi geliştirdi. Her elementin Latince adının baş harfini o elementin simgesi olarak aldı, sistemini belirli kurallara göre düzenledi. Günümüzde de Berzelius’un geliştirdiği simgeleme kuralları kullanılır.
0 yorum:
Yorum Gönder